12 Nisan 2012 Perşembe

Bebelere Balon değil, Empati!




Bebeği olan birine gelen sorular bellidir, mesela en çok hit alanlardan biri şu: Bebek nasıl geceleri, seni uyutuyor mu?
Bu soruyu duyunca hemen bende otomatik pilot devreye giriyor: yavaşça bir iç çekiyorum, biraz duraksıyorum ve aynen şöyle diyorum: “Aslında geceleri uzun uyuyor ama öyle  çok kalkıp, emmek istiyor ki ben uykudan birşey anlamıyorum.” Bu cümleyi kendi ağzımdan o kadar çok duyunca artık kendime kızdım niye bu kadar şikayet ediyorsun diye... Bakalım bebekcik bu durumdan memnun mu derken minik kızıma hiç empati yapmadığımı farketim... Sonra onun yerine kendimi koydum ve hayal ettim, sonuç sanki biraz korku filmi kıvamında oldu...Hadi siz de gözünüzün önüne getirin:

Birden korkunç bir açlık dalgası içinizi kaplıyor, mideniz kazınıyor; sanki yüzyıllardır yemek yememiş gibisiniz (oysa ki daha 4 aylıksınızJ )Aslında uyku da gözlerinizden akıyor ama öyle açsınız ki dayanamayıp feryat figan ağlamaya başlıyorsunuz. Bir taraftan da umut fakirin ekmeği diyerek ağzınızla etrafı yoklayıp doymaya çalışıyorsunuz ki tek elinize geçen hava oluyor. Ağlamaya bir nefes ara verip gözlerinizi açıyorsunuz, o da ne? Etraf kapkaranlık... Birileri daha iyi büyüyesiniz diye kapatmış ışıkları ama tabi sizin bundan haberiniz yok. Hem nasıl olup da bu karanlığa geldiğinizi bile hatırlamıyorsunuz... Bir kere daha en cevval halinizle çığlığı basıyorsunuz... Biri sizi kollarınızın altından kavrayıp havaya kaldırıyor; off bir boşluk hissi oluşuyor içinizde, karanlıkta uçuyorsunuz nerdeyse ve bu hiç de hoş değil. Neyse vucudunuz artık bir yüzeye değiyor, hem de güel bir yüzey: Anne bu! Yiyeceğe yaklaştığınızı anlıyorsunuz hatta kokusunu bile alıyorsunuz ancak saniyeler bitmek bilmiyor.... Ve işte o an ağzınızı çalıştırmaya başlıyorsunuz, tam buldum derken bu sefer de yemek gelmiyor... Düşünün defalarca emmek zorundasınız o küçük ve aç halinizle....Tam “bana kaderimin bir oyunu mu bu?”  melodisi ile ağlayacakken, işte mutlu son: süt geldi, dertler bittiJ
Ben en son ne zaman aç yattım hatırlamıyorum, açlık yüzünden uyandığımı da hiç olmadı, eminim berbat bir duygudur. Aç uyanmışken ve yemeğin kokusunu alabiliyorken defalarca kaşık sallayıp yine birşey yiyemesem sabırsızlıktan ölürdüm heralde. Yani şu küçücük bebeklerin yaşadıklarını ben yaşıyor olsaydım herhalde hayat benim için çekilmez olurdu. Bir gecede 6 defa kalksam da geceler bebeğim için daha zor sanırım. Artık şikayet etmeyeceğim, söz kızım...

1 yorum:

  1. Ne güzel bir yaziydi :)
    Özellikle gece uyku probleminden, emme sorunundan cok sikayetci olanlar icin pozitif etki edecektir :)
    Insan o an belki bu sekil düsünemeyebiliyor ayri uykulu...vs. Ama aslinda hep bu göz önüne getirilerek cabalansa biraz sanirim hem kendini daha iyi hissetme hemde bebegin kendini daha iyi hissetmesi saglanmis olabilir :)

    Bu arada ben blog yazarlari grubuma biraktiginiz yorumdan dolayi geldim :) Yazmadan cikmak istemedim, banada beklerim, sevgiler.

    YanıtlaSil